Cumhuriyet’in ilk yıllarında Kemalizm’i yaymak için çıkarılan Yücel dergisinin amacı ve yayın hayatı.

Yücel Dergisi

Cumhuriyet’in ilanından sonra inkılapların halk tarafından benimsenmesi ve kullanılması konusunda en etkili araç basındı. Basın ve yayın araçlarından biri olan dergiler ise bu dönemde önemli bir yere sahipti. Böyle bir atmosferin içerisinde, Şubat 1935 tarihinde Yücel dergisi yayınlanmaya başladı.

Yücel, aylık olarak yayınlanan fikir ve sanat dergisiydi. Dergi, Muhtar Fehmi Enata ve Kemalettin Birsen tarafından kuruldu. Bir gençlik dergisi olma ilkesiyle ortaya çıktı ve yeniliklere açık bir tutum sergiledi. Genelde lise öğrencileri ve yüksek öğrenim gören gençlere hitap ediyordu. Bundan dolayı toplumda üst tabaka oluşturması gerekçesiyle çeşitli eleştirilere maruz kaldı. Yine de döneminin en çok okunan ve aranan dergilerinden biriydi. Yayınlandığı 21 yılda toplam 153 sayısı çıkarıldı.

Behçet Kemal Çağlar, Vedat Günyol, Yusuf Mardin, Osman Nebi, Cahit Sıtkı Tarancı, Fakir Baykurt, Yaşar Nabi Nayır, Sabahattin Ali, Halit Ziya Uşaklıgil ve Bedri Rahmi Eyüboğlu gibi tanınmış isimler derginin yazar kadrosunu oluşturuyordu. Yazarlar genelde iyi öğrenim görmüş kişilerdi ve ortak hedefleri ülkeyi fikir ve sanat anlamında kalkındırmaktı.

Yücel dergisi 9. Sayı.

Memleketin siyasi ve sosyal hayatı dergide oldukça dikkatli bir şekilde takip edildi. Yücel’den üç yıl önce çıkarılmaya başlanan Ülkü dergisinde olduğu gibi bu dergide de eğitime önem verildi. Atatürk’ün Halkçılık politikasının devamı olan Halkevlerinin önemi vurgulandı. Böylece yapılan işin bir sanat olduğunu ve bu sanatın da toplum için, toplumun fikri gelişimi için yapıldığını vurguladı. Sanata, sanat olduğu için değer veren bir anlayışa sahipti.

Yücel, 1940 yılından sonra Orhan Burian ve Vedat Günyol’un etkileri ile yayın politikasını Neo-Hümanist akım üzerine kurmaya çalıştı fakat sağlam temeller üzerine oturtamadı.  Dergi, Cumhuriyet’in ilanından sonra Türk Edebiyatı’nın gelişmesinde önemli bir yere sahipti. Divan Edebiyatını yok sayıyordu ve bir misyon olarak “İnkılap Edebiyatı” oluşturmak istiyordu. Bunun için farklı sayılarında gençlere seslenerek Kemalizm önderliğinde dergi etrafında toplanmak için davette bulundu. O dönemde Yücel, milli edebiyat akımının oluşturulmasında yardımcı olsa da dönemin siyasi duruşuna destek olan katı tutumları nedeniyle bir edebiyat grubu barındırmaktan yoksun kaldı.

Dergide hakim olan dil anlayışı ırk konusuna dayanıyordu. Yazarların dergide yaymaya çalıştığı düşünceye göre Türkiye Cumhuriyeti toprakları içerisinde yaşayan herkes Türkçe konuşmalı ve yazmalıydı. Bu durum coğrafi sınırların yanında ırksal sınırları da belirliyordu. Bu düşüncelerle dergi halka sesleniyor ve toplumu Türk olmayı benimsemek konusunda hırslandırıyordu. Bu anlamda dergi, özellikle Türkçe’nin doğru ve yaygın şekilde konuşulması konusu üzerinde durdu.

Yücel dergisi, yayınlandığı dönemi fotoğraflar ve karikatürler yardımıyla da halka anlatmaya çalışıyordu. Fotoğraflar özellikle inkılaplardan önceki zaman ile sonraki zamanı karşılaştırmak için bir sembol olarak kullanılıyordu. Yeniyi yüceltmek için eski ve yeniyi karşılaştırıyordu.

 

Yücel dergisinin Atatürk özel sayısındaki bir karikatür, Aralık 1938.

Yücel Dergisinin Amacı

Derginin yayın hayatı boyunca geçerliliğini koruyan amacı gençliği yüceltmek, genç nesil için çalışmak ve onlara Kemalist düşünce doğrultusunda yol göstermekti. Çünkü genç nesil, fikri kalkınmanın temelini oluşturuyordu. Bu amaca ulaşabilmek için de Atatürk’ün devrim prensiplerini takip etmenin gerekliliğini vurguluyordu.

Yücel dergisi, Kemalist tutumu ile öne çıkıyordu ve Atatürk ilkelerine oldukça fazla bağlıydı. Buna rağmen yayın hayatı boyunca ülkede süregelen değişimlere kimi zaman tepki gösterdi, kimi zaman da bunları destekleyen bir tutum sergiledi. Böylece sabit bir fikre bağlı kalmaktan ziyade, her türlü düşünceyle yenilikleri eleştirerek gelişmesini sağlamayı hedefledi.

Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatından sonra derginin her sayısında iki sayfa Atatürk ile ilgili yazılara ayrıldı ve Kemalist düşünce kutsallaştırılmaya çalışıldı.

Yücel dergisinin amaçlarından biri de dünyada olup biten olayları da takip etmekti. Öyle ki dergide “Dünyadan Tuhaf Şeyler” başlığı altında çeşitli haberlere yer veriliyordu. Bunlar genelde farklı milletlerin yaşayışları, teknolojik gelişmeler ve komik olaylardan oluşsa da dönemin imkanları düşünüldüğünde Yücel, Batı’yı takip etmek için iyi bir araçtı.

Türk halkını Dünya Edebiyatı ile tanıştırmak için dünyanın en çok tanınan modern klasik romanlarının çeviri özetleri de dergide yer aldı. Derginin Dünya Edebiyatı ile bağlantısını kuran isimler ise Orhan Burian ve Vedat Günyol’du. Dergide asıl çevirilerin değil de özetlerin bulunması, dönemin tercüme faaliyetleri konusunda eksik kalmasından kaynaklanıyordu.

Yücel dergisi, Eylül 1938.

Yücel Dergisinin Yayın Hayatı

Yücel, yayın sürecinde hem ülkedeki hem de dünyadaki siyasi ve sosyal olaylardan etkilendi. Dergi ilk başlarda, I. Dünya Savaşı’ndan yeni çıkmış ve toparlanmaya çalışan Türk milletini ayağa kaldırmak için itici güç olma görevini üstlendi. Fakat savaşın tekrar etmesiyle bu durum değişti ve bazı dönemlerde yayınları kesintiye uğradı. İlk sayısının ardından İstanbul’da 13 yıl boyunca kesintisiz olarak çıkarılan dergi, 145 sayı yayınladı. 1948 yılında dergi iki yıllık bir kapanma sürecine girdi. Bu süreçten önce üç sayısını bir arada yayınladı ve bu sayıları tamamen Atatürk konulu yazılara ayırdı.

Yücel, 1950 yılında yayın hayatına geri döndü. Bu süreçte Kemalizm’e daha çok bağlandı ve kendisini güçlendirdi. Toplumsal hayatta Kemalizm’i yaşatmaya çalışırken, kendisi de ondan güç aldı. Bu yıllarda çıkan sekiz sayı genelde inkılaplara karşı gelenler üzerine yoğunlaşıyordu. Ardından dergi tekrar kapandı ve beş yıllık bir aradan sonra 1955 yılında Ankara’da yeniden yayınlandı. Fakat değişen topluma ve iktidara karşı ayakta kalamadı ve bu dönemde yalnızca derginin on sayısı çıkarılabildi. Daha sonra 1956 yılının Ağustos ayında ise dergi tamamen kapatıldı.

Kaynaklar:

Torun, E. (2004). Yücel dergisi ve dergi etrafında gelişen edebi faaliyetler [The journal Yücel and literature activities around it]. Unpublished master’s thesis. Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.

https://tr.wikipedia.org/wiki/Y%C3%BCcel_(dergi)


BENZER YAZILAR

Bibliyoterapi Nedir?

Kitaplarla yapılan bir tedavi yöntemi olarak bibliyoterapi, tarihçesi, insanlara kazandırdıkları ve önerilen kitaplar.

Felsefi Bir Roman: Nietzsche Ağladığında

Nietzsche ve Dr. Breuer arasında geçen hayatın anlamına yönelik sohbetleri içeren Nietzsche Ağladığında kitabını ele aldık.


Paylaş