2020 İKSV Film Festivali ile Türkiye’de gösterime giren “Undine” mitolojinin modern yaşama uyarlanması ile ortaya çıkan başarılı yapımlardan biri. IMDB Puanı 6.4 olan filmin hem senaristliğini hem de yönetmenliğini Christian Petzold üstleniyor. Filmin başrollerinde ise “Asla Gözlerini Kaçırma” ve “Frantz” filmlerinden tanıdığımız Paula Beer ve “Transit” ve “Victoria”da öne çıkan Franz Rogowski bulunmakta.
Başrolü paylaşan iki oyuncunun asıl mesleklerinin dansçılık olması da ikisi arasındaki belki de daha bedensel ve ritmik bir uyumu da beraberinde getiriyor. Öte yandan yönetmen Petzold kendisi de belirttiği gibi her sahneyi tek bir seferde çekmeyi seven ve farklı yöntemlere sahip olan biri. Filmin sahnelerinin çoğunun tek seferde çekilmesi ise doğallığı da beraberinde getiriyor.
Undine’nin Mitolojideki Yeri
Filmin adını da veren Undine aslında Alman mitolojisinde öne çıkan bir su perisi. Genellikle ormanların içindeki şelaleler veya göllerde yaşayan bu deniz yaratıkları mite göre insana benzeyen bir yapıya sahipler. Fakat insanlardan bir farkları var, insan ruhuna sahip olmamaları. Bu ruha sahip olabilmek için bu su perilerinin bir insanla evlenmeleri gerekiyor.
Bir insan tarafından sevilen bu varlıklar böylece ölümlü bir ruha sahip olabiliyorlar. Fakat bu evliliğin özellikle karşı taraf için oldukça büyük tehlikeleri bulunuyor. Onunla birlikte olmaya söz veren insan eğer ki bu sözünden dönerse veya bu su perisine sadakatsizlik ile ihanet ederse mite göre ölmeye mahkûm oluyor. Böyle bir ihanet durumunda ise Undine, sevdiği kişiyi öldürerek suya geri dönmek zorunda kalıyor.
Undine Mitinin Filme Uyarlanışı ve Filmin Konusu
Su ve suya dair kavramların zeminini oluşturduğu “Undine” filmi bahsettiğimiz mitin modern yaşama uyarlanmış şeklidir demek oldukça mümkün. Film bir ayrılık daha doğrusu bir terk edilme sahnesi ile başlar. Berlin Şehir Müzesinde kentin mimarisine dair seminerler düzenleyen bir sanat tarihçisi olan Undine ile sevgilisi Johannes’in müzenin kafeteryasında karşılıklı oturup ayrılık üzerine konuşmaları ile başlar film. Johannes başka bir kadın için Undine’yi terk edeceğini söyler. Bunun üzerine Undine’nin, “Beni seveceğini söylemiştin. Sonsuza dek. Gidemezsin. Beni bırakırsan, seni öldürmek zorunda kalırım. Bunu biliyorsun.” sözleri aslında mitin kısa bir açıklamasıdır. Bunu dinlemeyen Johannes, Undine’yi terk eder.
-Spoiler Uyarısı-
Johannes’i onu beklemesini söylediği yerde bulamayan Undine, gerçek aşkı tam o anda bulur. Kafeteryanın akvaryumunun önünde beklerken Christoph ile tanışır. Bir sanayi dalgıcı olan Christoph seminerden oldukça etkilendiğini söylemek için Undine’ye yaklaştığında akvaryum patlar ve ikisi de birbirlerine suyun içinde aşık olur. Undine’yi suya geri dönmekten kurtaran Christoph, hayatı sularda geçen biridir. Oldukça yoğun bir aşka sürüklenen Undine, Johannes’ten intikam almayı düşünmez. Hayatının aşkını bulmuştur. Bu aşkın derinliğini filmin her saniyesinde derinden hissedersiniz. Christoph tüm benliğiyle Undine’ye bağlı biridir. Aralarındaki çekim, bakış veya bir dokunuş bu duyguların seyirciye tüm yoğunluğuyla geçmesini sağlar.
Bu aşk tüm yoğunluğu ile devam ederken Undine’nin aldığı bir telefon ile işler değişmeye başlar. Yolda Johannes ile karşılaştıklarında Christoph, aralarında bir şey olduğunu Undine'nin o an kalbinin durmasından hisseder. Bunun üzerine Undine’nin de yalan söylemesi ile aralarındaki ilişki farklı bir yöne evrilir. Bu gelişmelerden sonra Undine, mitin zorunluluklarını yerine getirmek zorunda kalacaktır. Fakat aşklarının yoğunluklarını her zaman hissettiğimiz bu ikili birbirlerine hep sadık kalacaklardır.
Unutulmuş veya pek bilinmeyen bir miti günümüze başarılı bir şekilde uyarlayan bu başarılı film, tüm bunların yanı sıra Berlin’in mimarisini ve kültürünü de kusursuz bir şekilde yansıtıyor. Undine’nin sanat tarihçisi olması sayesinde Berlin’e dair pek çok bilgiye sahip oluyorsunuz bu film sayesinde. Mit modern yaşama uyarlanırken günün getirdikleri ile özellikle Johannes karakteri üzerinden işin içine toplumsal cinsiyet meselesi ve ataerki sorunu da dahil oluyor.
İki zıt erkek karakterini de bize Johannes ve Christoph üzerinden sunuyor aslında “Undine”. Aşkın bedensel ve ruhsal yanını oldukça etkili bir şekilde aktaran bu film hem mitolojik bir öyküyü hem de Berlin şehrinin mimarisini, kültürünü başarılı bir şekilde beyaz perdeye yansıtıyor.
Kaynaklar:
Link 1: https://www.imdb.com/title/tt11617052/
Link 2: https://film.iksv.org/en/the-39th-istanbul-film-festival-2020/undine
BENZER YAZILAR
10 Gençlik Filmi Önerisi
İzlerken keyifli vakit geçirebileceğiniz hem yabancı hem de Türk yapımı filmler.
Yalnızlığın Sorgulanması: Yeraltı Filmi
Dostoyevski'nin Yeraltıdan Notlar adlı romanından uyarlanan, modern toplumda, modern insanın yalnızlığının sorgulandığı ve içsel çatışmaların yoğun olarak yer aldığı Yeraltı filminin konusu ve incelenmesi.