Tüm dünyada klasikleşmiş olan Şeker Portakalı eserinin, ülkemizde de oldukça geniş bir okuyucu kitlesi vardır. Brezilyalı yazar Vansconcelos'un kaleme aldığı eser günümüzde de sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla kitapseverler arasında popüler bir hale gelmiştir. Son dönemlerin en çok okunan, sosyal medyada en çok paylaşım yapılan bu kitabını gerek konusu, gerek anlatım diliyle ve içerisindeki mesajlarla ele alacağız.

Şeker Portakalı Kitabının Konusu Nedir? 

Kitabın konusu; Brezilya'da Minas Gerais bölgesinde yaşayan yoksul bir ailenin hayal gücü çok yüksek 5 yaşındaki oğlu Zeze'nin başından geçenleri anlatır. Yazarın kendi geçmişinden de izler taşıyan kitap 12 günde yazılmıştır. Daha sonrasında ''Güneş'i Uyandıralım'' ve ''Delifişek'' adlı kitaplarla devamında yazar bir seri haline getirir. Kitap, 2012 senesinde Brezilyalı yönetmen Marcos Bernstein tarafından filme uyarlanmıştır. Fakir bir ailenin küçük oğlu Zeze, haylazlıkları ile mahallede ün salmış bir çocuktur. Mahalledeki herkes onu ''şeytanın sağ kolu'' olarak nitelendirir.

Tüm bu yaramazlıklarının yanı sıra hayal gücünün çok geniş olması, okumayı kendi başına öğrenmesi, her gün okulda öğretmenine bir çiçek vermesi onun aslında çok duygulu bir çocuk olduğunun göstergesidir. Okulda uslu ve çalışkan bir öğrenciyken, mahallede haylazlıklarına devam eder.  Ailesi ile yeni bir yere taşınmanın mutsuzluğu ile kendine yeni uğraşlar edinmek isteyen Zeze, yeni taşındıkları evin bahçesindeki bir şeker portakalı fidanını kendine arkadaş edinir. İsmini ''Minguinho'' (iyi hissettiği zamanlar Xururuca ismiyle hitap eder) koyar. Zeze, konuştuğu bu fidana tüm gün umutlarından, hayallerinden ve yaptıklarından bahseder.

Kahramanımız, sokak müzisyeni Bay Arivaldo ile tanışır ve onunla birlikte sokaklarda şarkılar söyler. Zeze'nin babası söylediği şarkıların sözlerini müstehcen bulur ve Arivaldo ile görüşmesine izin vermez. Ancak kahramanımız, bir gün babası için bir şarkı söylemek ister. Ne yazık ki babası tarafından kemerle dövülür. Zeze bu olaydan sonra babasının oğlu olmak istemez. Zeze okulda olduğu bir gün Portekizli'nin kaza geçirdiğini öğrenir. Portekizli'nin ölüm haberi, onun yaşama sevincine gölge düşürür.  Her şey üst üste gelir ve Zeze tüm bu olanlara dayanamayıp hastalanır ve uzun bir süre iyileşemez. Sadece şeker portakalı fidanı ile konuşur. Aradan biraz zaman geçer ve kahramanımız iyileşir. Babasının işleri yoluna girer ancak Zeze'nin kalbi eskisi gibi olmaz.

Şeker Portakalı Kitabında Verilmek İstenen Mesaj Nedir? 

Kitap, gözümüze bir çocuk kitabı gibi görünse de; yetişkinlere de hitap eden oldukça anlamlı mesajlar içeren bir eser. Verilmek istenen asıl mesaj ise; çocuklara gereken şefkat ve ilgiyi göstermemiz gerektiği ve onların birer çocuk olduklarını unutmamamızdır.

Şeker Portakalı'nın Türü ve Anlatım Biçimi 

Şeker Portakalı, ''roman'' türünde yazılmış olup gerçekçi bir anlatım tarzına sahiptir ve eserde olay betimlemeleri sıkça dile getirilmiştir. Kitapta, sade ve oldukça akıcı bir anlatım dili hakimdir. Yazar zaman zaman konudan uzaklaşır gibi olsa da, verilmek istenen mesaj gayet başarılı bir şekilde okuyucuya aktarılmıştır. Okuyucuyu sıkmamak adına sürükleyicilik ön planda tutulmuş ve süslü cümlelerden kaçınılmıştır.

Şeker Portakalı Afişi

Jose Mauro de Vasconcelos'un Diğer Ünlü Eserleri 

Yazar'ın Şeker Portakalı dışında bilinen diğer eserleri;

-Beyaz Toprak

-Güneşi Uyandıralım

-Kayığım Rosinha

-Delifişek

-Hayatın O Güzel Şarkısı

-Kırmızı Papağan

-Japon Sarayı

-Kristal Yelkenli

-Yaban Muzu

-Kardeşim Rüzgar Kardeşim Deniz

-Pissy'nin Öyküsü

Farklı bir bakış açısı kazanmak ve çocuk olmayı özleyenlere, çocukların dünyasını yakından tanımak isteyenlere kesinlikle okumalarını tavsiye ediyoruz. Bu muhteşem eseri edebiyat dünyasına kazandıran yazar Vasconcelos'u da saygıyla anıyoruz. 

Kaynaklar; 

https://kitap.yazarokur.com/seker-portakali

https://gaiadergi.com/edebiyata-seker-portakalli-bir-bakis/

http://zinzinzibidi.com/blog/kitap/seker_portakali