Medar-ı Maişet Motoru
Sait Faik’in 1944’te yayımlanan ilk romanı Medar-ı Maişet Motoru’dur. Balıkçıların geçim derdini merkeze alan bir eserdir. İlk olarak Yeni Mecmua dergisinde 1940 ile 1941 yılları arasında 75. ve 95. sayılarında 19 bölüm olarak yayımlandı. Abasıyanık eserini kitap olarak basmak istemesine rağmen hiçbir yayıncı bu eseri basmak istememiştir. Bu durum üzerine annesinden aldığı para ve Yokuş Kitabevi sahiplerinin desteğiyle 2000 adet bastırmıştır. Medar-ı Maişet adını, Sait Faik ilk kez Vakit gazetesinde yayınlanmış olan Bir Balık Avı Hikayesi’nde kullanmıştır.
Medar-ı Maişet Motoru, dört bölümden oluşan ve birbirine bağlı hikayeler şeklinde olan bir eserdir. Bazı edebiyat araştırmacıları tarafından dikkatsiz üslubun ürünü olarak kabul edilmektedir. Sait Faik’in eleştirilmesinin nedeni, anlatımından kaynaklı savrukluk ve eserdeki bazı hikayelerin romanla hiçbir ilgisinin olmayışıdır. Pek çok eleştirmene göre eser, Sait Faik’in roman denemesidir. Dağınık anlatımıyla ve örgü türüyle roman denilmesi çok zordur. Eserde olayların birbirleriyle bağlantıları çok zayıftır.
Adapazarı, Burgazada ve İstanbul arasındaki hayatların anlatımında Sait Faik bu eserinde de şiirli bir anlatım kullanmıştır.
Medar-ı Maişet Motoru Konusu
Yazar, Burgazada’daki balıkçıların yaşantılarını, tanık olduğu hayatları, insanların umutlarını, denizi ve adayı, kısacası sade yaşamları romanında anlatmaktadır. Özellikle yoksul insanların yaşadıkları karşısında yılmadan umuda sarılmalarını ve yorgunluklarını, emeklerini büyük bir duyarlılıkla işlemektedir.
Burgazada'da yaşayan emekli memur Ali Rıza Efendi’nin ailesiyle birlikte çektiği geçim sıkıntıları ve ailenin hayata tutunma çabaları anlatılmaktadır.
Roman iki bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde Berber Kir Dimitri, Aylak Ali Rıza, kızı Melek ve diğer çocukların hayatı anlatılmaktadır. İkinci bölümde ise üniversite öğrencisi Fahri’nin Adapazarı’nda geçirdiği günlerden bahsedilmektedir. Son bölümde Meleğin dükkân açılışı ve çocukların sorumluluk sahibi insanlar olması anlatılmaktadır.
Medar-ı Maişet Motoru Kısa Özet
Burgazada’da yaşayan Ali Rıza kızını Rum Berberi Dimitro’nun yanına çırak olarak verir. Yıllar önce evlat edinilen Hikmet de ada civarında Medar-ı Maişet isimli motoruyla balıkçılık yapmaktadır. Aradan geçen sürede Melek kendi dükkânını açarak, adaya temiz hava almaya gelen Fahri ile tanışır. Fahri’nin bir gün hastalanması üzerine onunla ilgilenen Melek, hakkında bir sürü dedikodu çıkmasına neden olur. Babasının ve Hikmet’in sinirlenmesi üzerine Fahri nişanlanma düşüncesini açıklar. Melek'i seven Fahri ise bu haberi aldıktan sonra adadan ayrılır.
Bir süre sonra hastalanıp vefat eden Fahri sorunundan dolayı namusunu temizleyemeyeceğini düşünen Ali Rıza, meleğin dükkanını dağıtır. Bu sebeple adadan ayrılan Melek ile Hikmet’in yolları tekrardan kesişir. Ancak farkında olmadığı bir soygunculuk olayına karışan Hikmet hapse atılır. Burada sarhoşken yaptıkları nedeniyle hapse atılan Ali Rıza ile karşılaşır. Bu iki karakterin hapishanede konuşmasıyla roman sona erer.
Eserin Yasaklanma Sürecinden Neler Yaşandı?
1944 yılında gelen bir ihbar ile hapishaneyi övdüğü suçuyla Bakanlar Kurulu kararı ile eser toplatılmıştır. Eserin toplatılması sırasında Burhan Arpad, ellilik bir paketi saklamıştır. Ancak Saik Fait Arpad’dan eserleri alamamış ve aramalar tutuklamalar sıklaşınca Arpad eserleri yakmak zorunda kalmıştır.
Eserin toplatılma sebebi olarak ise, romandaki kahramanlardan birine giydirilmiş olan eski bir asker kaputu siyasi olarak algılandığı için 1944’te yayımlandığında sıkıyönetim mahkemelerince toplatılmıştır. Medar-ı Maişet isminin “geçim aracı” manasına gelmesi de yönetim tarafından hoş karşılanmayarak piyasadan bu nedenle toplatılmıştır.
Türkiye’de halen cezaevlerine sokulmaları yasak olan, önceki yıllarda yasaklanmış 23 bin kitap arasında yer alan eser için yakın bir tarihte bu yasağın kaldırılacağı bilinmektedir.
Kitapta Sansürlenen Ve Değiştirilen Kısımlar
Eserin İş Bankası Yayınları’ndan çıkan basımında, daha önce sansürlenerek çıkarılan cümle ve paragraflar koyu şekilde yazılarak yayımlanmıştır. Eserde sansürlenen cümle ve paragraflar incelendiğinde, çoğunun sosyal adaletin sağlanması, yoksulluğun azaltılması ve benzeri eşitlikçi, özgürlükçü düşünceler içeren cümleler yer aldığı görülmektedir.
Sansürlenen kısımlara örnek olarak verilebilecek cümlelerden bazıları şunlardır:
"Rıhtım boyunca rüzgârın önüne doğru ilerledi. Hep aynı hülyaları kurdu: Hür fikirli babanın kızına açacağı berber dükkânının hayali…"
"Herkes kendi işine arkadaş! Sana bir nasihat: Bir insanı yanında uşak gibi kullandıracak her işten sakın! İnsanoğlu birbirinin uşağı değildir, olamıyor."
Kitapta Yapılan İsim Değişiklikleri
Eserde sakıncalı bulunan kısımlar çıkarılarak 1952’de Varlık Yayınları tarafından Birtakım İnsanlar adıyla tekrar yayımlanmıştır. Eserde geçen Medar-ı Maişet Motoru’nun ismi ise Ceylanı Bahri olarak değiştirilmiştir. 1970’den sonra ise eser asıl adıyla tekrar yayımlanmıştır.
Sait Faik Kimdir?
18 Kasım 1906 da Adapazarı’nda doğmuştur. Türk hikayeciliğin önde gelen yazarlarından birisidir. Hikayelerinde kendisinden yola çıkarak insanın hakikatini anlamaya çalışmıştır. Bu yönden insanı ele alan sanatçılar sınıfında yer almıştır. Öykülerinde olumsuz yön aramaması ve iyi yanları göstermesinin nedeni yazarın ideale ulaşma arzusu olduğu söylenmektedir.
Yemek borusu kanaması sebebiyle girdiği komada beş gün kan verilmesine rağmen çabalar boşa çıkmış ve 10 Mayıs 1954’te vefat etmiştir.
Sait Faik Abasıyanık'ın ayrıntılı biyografisine buradaki yazımızdan ulaşabilirsiniz.
Özetle
Eski dönemlerdeki baskıcı toplum ve yeniliklere karşı oluşan karşı tutum eserlerde çokça görülmektedir. Sait Faik’in bu eserinde de sergilediği yenilikçi tutum ve düşünceler yönetimi rahatsız etmiş ve insanların düşüncelerini etkileyebilecek korkusuyla yasaklanmıştır.
Kaynaklar:
https://tr.wikipedia.org/wiki/Medar%C4%B1_Mai%C5%9Fet_Motoru
https://t24.com.tr/k24/yazi/sait-faikin-yasakli-romani-medari-maiset-motoru,485
http://edebiyat.k12.org.tr/kitaplar/Medar%C4%B1+Mai%C5%9Fet+Motoru/57/6/ozet
BENZER YAZILAR
Sabahattin Ali: Cumhuriyet Döneminin Güçlü Kalemlerinden
Cumhuriyet dönemi Türk Edebiyatı’nı etkileyen önemli yazar Sabahattin Ali’nin hayatını, edebi ve siyasi görüşünü, eserlerini ve kullandığı dil, üslubunu inceledik.
Beyaz Sayfalardan Beyaz Perdeye: Sinemaya Uyarlanmış Dünyaca Ünlü Edebi Eserler
Dünya Edebiyatı'ndan sinemaya uyarlanan 10 klasik eser, konuları, oyuncuları, yönetmenleri ve başarıları.