“Aysel gibi kadınlar ezber bozmak için dünyaya gelirler.”
Sezen Aksu
Aysel Gürel ve Hayatı
Asıl adı Gönül Aysel Gürel olan sanatçı 1929 yılında dünyaya geldi. Çocukluğu babasının hakim olması nedeniyle Trabzon’da geçti. Sokaklarda çok vakit geçiren ve yerel halk tarafından da el üstünde tutulan bir çocuktu.
İlk şiirini 5 yaşındayken “Mido” adını verdiği kuzusuna yazdı. Mido’nun kesilmesine çok üzülen Gürel kuzusuna daha o yaşlarda ağıtlar yaktı. Böylelikle belki de ilk derin acısını yaşadı ve şairliğe bir adım attı.
İstanbul Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi bölümüne başladı. Edebiyata olan düşkünlüğüyle bilinen Gürel, şivesi yüzünden zorluk çekse de zaman içerisinde Türkçeyi en iyi şekilde konuşmayı başardı. Üniversitede öğrenimine devam ederken Muhsin Ertuğrul’un tiyatro oyunu için yetenekli genç kızlar aradığını öğrendi ve başvurdu. Muhsin Bey’in beğenmesiyle tiyatro oyunlarında rol alırken aynı zamanda edebiyat öğretmenliği stajını da yaptı. Tayinin Diyarbakır’a çıktığını öğrendi ve gitmek istemedi. İstanbul’da kalıp tiyatroya devam etti.
1954 yılında Vedat Ebrem’le evlendi ve tiyatroya ara verdi. Evliliğinden Müjde Ar (Kamile Suat Ebrem) ve Mehtap Ar dünyaya geldi. Vedat Bey’in Gürel’i aldatmasıyla evlilikleri yalnızca 3 yıl sürdü.
Aysel Gürel ve Müzik Hayatı
Aysel Gürel, yaşadıklarını küçük sarı defterine şiir yoluyla aktarırdı. Bir gün dönemin ünlü sanatçıları Güzin ile Baha, Aysel Gürel’in defterini buldular ve şiirlerini bestelemek istediler. Kimseye göstermediği sarı defterinden resmen bir hazine çıkan Aysel’in şarkıları işte böyle duyulmaya başladı.
Yörük Yaylası adlı şiirini besteleyen Baha ve Güzin, Gürel’in Altunizade’deki ateşböceklerinden etkilenip yazdığı “Gençlik Başımda Duman” şiirini de bestelediler ve Aysel Gürel sanat camiası tarafından adını duyurdu.
70’li yıllarda Aysel Gürel imzası 45’lik plaklarda daha sık görüldü. Sezen Aksu ile dostluğu da bu yıllarda başladı. Gençlik Başımda Duman’dan sonra ikinci en büyük şarkısı olarak kabul edilen Firuze’yi yazdı ve 80’li yıllara tam anlamıyla damgasını vurdu. Anneannesinin “güzellik insanı öper ve gider ama onun bir bedeli vardır” düşüncesinden etkilenip yazdığı Firuze, arasına birkaç Sezen Aksu sözleri eklenerek bugün dinlediğimiz halini aldı. Bu şarkıyla beraber Gürel, Sezen Aksu ve Onno Tunç’la ortaklığa başladı ve Türk Pop’una büyük hitler kazandırdı.
Sen Ağlama, Değer mi Hiç?, Ne Kavgam Bitti Ne Sevdam, Yalnızca Sitem, Seni İstiyorum ve daha birçok şarkı, sözleri Aysel Gürel ve bestesi Onno Tunç tarafından yapıldı. Yalnızca aşk şarkıları yazmayan Gürel, toplumsal konulara da dikkat çekerdi. Anadolu turnesinde gördüğü bir Kürt kızına yazdığı Ünzile, Erdal Eren için yazdığı Son Bakış gibi yine Onno Tunç besteleri üzerine yazdığı şarkı sözleri de büyük ses getirdi.
İnsanların ona “Deli Aysel” demesinin altında aslında hayatla bitmeyen inatlaşması ve toplum tarafından kabul gören fakat kendisine ters gelen değer yargılarını sarsmak için kimine göre deli, çılgın davranışlar gösterirdi.
Yalnızca Aksu ve Tunç’la çalışmayan Gürel aynı zamanda Zerrin Özer, Nilüfer, Nil Burak, Nükhet Duru ve Ajda Pekkan gibi isimlere de şarkı sözleri yazdı. Şarkıcılara yazdığı yüzlerce şarkı sözünün yanında Müjde Ar ve Şener Şen’in başrolünü oynadığı Arabesk adlı filmin de şarkılarını Atilla Özdemiroğlu ile birlikte yaptı. Artık şarkı sözü yazma makinesi gibi olan Gürel için bu iş çok kolaydı. Ancak filmdeki şarkılar unutulmadı ve çok popüler oldu.
90’lı yıllara yine damga vurmak isteyen Gürel, Yonca Evcimek’e Abone şarkısını yazdı ve bir gecede zirveye oturdu. Tekerlemeli ve eğlenceli şarkılar furyasını Aksu için Hadi Bakalım, Nilüfer için Şov Yapma şarkılarıyla 90’lı yıllarda Aysel Gürel başlattı. Her devire uygun şarkılar yazmayı, kime hangi şarkıyı vermesi gerektiğini çok iyi bilirdi. 1997’de yine kızı Müjde Ar’ın Okan Bayülgen ile birlikte başrol oynadığı Ağır Roman filminde rol aldı ve filmin şarkılarını yine Atilla Özdemiroğlu'nun yaptığı besteler üzerine yazdı.
2000’li yıllarda Burcu Güneş, Sertab Erener, Serdar Ortaç, Işın Karaca gibi şarkıcılara sözler yazan Gürel, ne yazık ki 17 Şubat 2008’de akciğer kanserine yenik düştü. Hasta yatağında bile 30’a yakın şarkı yazan Gürel’in ardından Sezen Aksu, Zerrin Özer gibi isimler bu şarkıları söyledi ve bir albüm oluştu.
Ölümünden sonra bile daha uzun yıllar Türk Pop’unu besleyecek kadar kaynak bırakan Gürel’in evinin her yerinden şarkı sözleri çıktı. Kızları çuvallarla şarkı sözlerini toplayıp evi kiraya verdiler. Kiraya verdikleri kişi Tarkan’ın bir arkadaşıydı ve evde minik bir kağıt parçasında şarkı sözü bulup Tarkan’a verdi. Tarkan 2010 yılında Sevdanın Son Vuruşu adlı şarkıyı söyledi ve şarkı kısa süre içerisinde listelerde bir numara oldu. Bu şarkı gibi daha pek çok şarkı Gürel’in vefatından sonra listelerde bir numara oldu.
Aysel Gürel sadece kendi yaşadıklarını kağıda dökmezdi. İnsanların yaşadıklarını da içinde yaşar ve öyle yazardı. Türkiye’nin dertlerini de kendi dertleri gibi içselleştirirdi. Bugün bile bizi ağlatan, güldüren şarkıların yazarı Aysel Gürel’in hayatı kızı Müjde Ar tarafından bir film olarak ilerleyen yıllarda karşımıza çıkacak.
Kaynaklar:
BENZER YAZILAR
Calogero'nun Türkçe Müzikteki Etkisi
Türkçe'ye uyarlanmış şarkılarıyla aslında yakından tanıdığımız Calogero ve uyarlanan şarkıları
Müzisyen Bülent Ortaçgil ve Yapıtları
Bülent Ortaçgil'in hayatı, şarkıları ve müzik camiasındaki yeri.