Çek Cumhuriyeti’nin eski ve küçük bir şehri olan Karlovy Vary, içinde bulunan kaplıcalar başta olmak üzere birçok doğal güzelliği barındıran bir şehir. Bohemya bölgesinde bulunan Karlovy Vary’ye Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag’dan ortalama bir saatte ulaşılırken, birçok ziyaretçi tarafından günübirlik gezilerle de tercih ediliyor. Tarihte Mustafa Kemal Atatürk ve birçok önemli ismi ağırlamış olan şehir, porselenleri, göz alıcı mimarisi ve her yıl düzenlenen Karlovy Vary Film Festivali ile çok sayıda ziyaretçi çekiyor.
İlk yerleşim tarihi 14. yüzyıla dayanan Karlovy Vary, o dönemde tahtta olan Roma İmparatoru ve Bohemya Kralı IV.Karl tarafından keşfedilmiş. IV. Karl, avlanmaya gittiği yerde geyiğin suya düştüğünü ve haşlandığını görünce bulunduğu bölgede sıcak sular olduğunu keşfetmiş ve böylece bölgeye yerleşim başlamış. Almanya ve Çek Cumhuriyeti sınırında yer alan bu şehir ilk olarak Almanca bir isim olan Karlsbad adını aldı. Daha sonraki yıllarda imparator IV. Karl, şehri Çekçe “Kralın Banyosu” anlamına gelen Karlovy Vary olarak isimlendirir.
Karlovy Vary’nin asıl dikkat çekmeye başlaması ise, 18. ve 19. yüzyıllarda bölgeyi keşfeden birçok doktor ve bilim insanının bölgeyle ilgili birçok yayın yazmasıyla gerçekleşiyor. Bu yayınlardan sonra birçok aristokrat, sanatçı ve politikacının da kente gelmeye başlamasıyla, kente olan ilgi gittikçe arttı. Kent günümüze kadar birçok savaş görerek, Çekoslovakya, Almanya, Rusya gibi birçok devletin egemenliği altına girdi. 1989’da Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin dağılarak Çek Cumhuriyeti’nin kurulması nedeniyle kent o dönemden beri Çek Cumhuriyeti sınırları içindedir.
Kaplıcalarıyla Karlovy Vary
Şehrin en ünlü özelliklerinden biri olan kaplıcalardan, 12 farklı sıcaklıkta ve farklı içerikte su akıyor. Çek Cumhuriyeti’nin ünlü porselenlerinde içecek olarak da satılan bu sular her ne kadar tatları içindeki minerallerden dolayı oldukça ilginç olsa da hastalıklara iyi geldiği düşüncesiyle ziyaretçiler tarafından oldukça ilgi görüyor.
Kaplıca sularını tüketmek için kullanılan Karlovy Vary’ye özgü porselen kaplar
Kaplıcalarıyla dünyaca ünlü olan şehrin tarihi boyunca ağırladığı isimler şehri daha da dikkat çekici kılan unsurlardan biri. Şimdiye kadar Mustafa Kemal Atatürk, Johann Wolfgang Goethe, Ludwig Van Beethoven, Sigmund Freud, Karl Marx başta olmak üzere birçok bilinen kişi çoğu tedavi amaçlı olmak üzere şehirdeki kaplıcalarda kaldı. Atatürk, böbrek rahatsızlığı nedeniyle doktor önerisiyle geldiği Karlovy Vary’de Carlsbad Plaza’da bir süre tedavi amaçlı kalmıştır. Carlsbad Plaza’da Atatürk’ün kaldığı oda günümüzde ziyaretçilere açıktır. Ayrıca plazanın kapısında Atatürk’ün daha önce orda kaldığını gösteren bir tabela bulunmaktadır.
Kaplıca ziyaretçilerinin en çok tercih ettiği otel olan Grand Hotel, 1781 yılında inşa edilmiş olup en eski 5 yıldızlı otellerden biri. Günümüzde de birçok kişiyi ağırlayan otel, her sene şehirde düzenlenen film festivali nedeniyle tüm dünyadan birçok sanatçıyı da ağırlıyor. Ayrıca otelde bulunan kafe Atatürk’ün, şehirde bulunduğu dönemde zamanını geçirdiği yer olarak bilindiği için Türk ziyaretçiler tarafından da ilgi çekiyor.
Ziyaretçilerin değişik kaplıca sularının tadına baktığı halka açık çeşmeler
Karlovy Vary’ye Özel Tatlar
Becherovka, Karlovy Vary’de neredeyse her yerde bulunan bir içecek olmakla beraber yöreye özgü bir likör çeşidi. İçeceğin bulunuş hikayesi de birçok ziyaretçiye ilginç geliyor. Bölgede yaşayan bir eczacı olan Jan Becher, 1807’de 30 farklı bitki özüyle hastaları tedavi amaçlı bir ilaç hazırlar. Karanfil, tarçın gibi birçok bitkinin değişik işlemlerden geçerek hazırlandığı bu içecek daha sonra likör olarak tüketilmeye başlanır. Günümüzde Becherovka olarak bilinen ve sadece Karlovy Vary’deki aile şirketi tarafından üretilen içeceğin, formülünü ve üretim şeklini de sadece üretimde çalışan birkaç kişi biliyor.
Şehrin en çok tüketilen yöreye özgü yiyeceklerinden biri olan Spa Wafers, 1800’lerden beri şehirde geleneksel olarak üretilen bir yiyecek. Görüntü olarak kağıt helvaya benzeyen bu yiyeceklerin, Karlovy Vary’ye özgü kaynak suları ve bu sulardan elde edilen tuzlarla hazırlanması değişik bir tat katarak ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
Karlovy Vary, şehir olarak kurulduğu dönemden beri sağlık kenti olmasıyla dikkat çekiyor. Sağlığa ve temiz havaya çok önem verilen bu kentte birkaç kafe ve restoran haricinde sigara içmek yasak. Tarihi boyunca birçok kişiyi sağlık hizmetleriyle ağırlayan kent sakinlerinin birçoğu da turizmden geçiniyor. 1946’dan beri şehirde düzenlenen Karlovy Vary Uluslararası Film Festivali ise Avrupa’da düzenlenen en eski film festivallerinden biri. Her yıl Temmuz ayında gerçekleşen festival, şehrin en kalabalık olduğu dönemlerden biri. Sadece kaplıcalarıyla değil aynı zamanda geniş ormanları ve temiz havasıyla da insanların sağlık ve huzur için tercih ettiği bu kent, Çek Cumhuriyeti’nin en turistik bölgelerinden biri olarak ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor.
Karlovy Vary Uluslararası Film festivalinin de düzenlendiği bölgedeki en eski otel olan Grand Hotel
Kaynaklar:
BENZER YAZILAR
İstanbul'un Nefes Aldıran 10 Korusu
Şehrin stresinden uzaklaşmak, şehri keşfetmek isteyenler için İstanbul'un en güzel korularını tanıttık.
Fuji Dağı
Fuji Dağı çok eski çağlardan beri Japon halkı tarafından kutsal sayılan bir dağ. Şinto inanışına göre Japonlar Fuji Dağının Tanrılardan biri olduğuna inanıyor.