Barselona şehrinin sembollerinden Sagrada Familia ne zaman, nasıl inşa edildi, neden yarım kaldı? Kilisenin bölümleri

Barselona’ya gittiğinizde şehrin ortasında yapayalnız kalmış olan o görkemli ve biraz da yarım kalmış yapı mutlaka ilginizi çekecek. La Sagrada Familia’yı bu kadar özel kılan şey 138 yıllık inşa süreci. İçinde bulunduğu çevre sürekli değişip gelişirken Sagrada Familia sahip olduğu katmanlara yeni katmanlar ekliyor ve tamamlanacağı günü bekliyor. 

Gaudi ve Viller

Kaderi asla tamamlanmamak olan Sagrada Familia’nın ilk mimarı aslında Francisco de Paula del Viller’dı. Viller yalnızca bir yıllık çalışmanın ardından projeden istifa edince onun yerine gelen mimar Antoni Gaudi ömrünü bu kiliseye adamış ama yine de en büyük eserinin tamamlandığını görememişti.

1926 yılında öldüğünde hayatı boyunca dindarlığı ile bilinen Gaudi’nin naaşı kilisenin mezar bölümünde turistlerin ve yerli halkın ziyaretine açıldı. Gaudi’nin ölümü ve 2. Dünya Savaşı’nın araya girmesinden sonra kilisenin yapımı büyük bir duraksama yaşadı. Bu dönemde orijinal projeler büyük hasarlar görmüştü.

Daha sonra projeye devam eden tasarımcılar hasarlı projeleri yorumlayarak tamamlamak zorunda kalmış ve Gaudi’nin mimari üslubunu göz önünde bulundurarak tahminlerde bulunmuşlardı.

3 Farklı Cephe, 3 Farklı Hikaye

Gaudi şüphesiz, bu yapıyı tamamı ile İsa ve onun kutsal hikayesine adamıştı. Tasarladığı üç cephe de bu hikayeyi kendine has mimari bir tutumla anlatmaya çalışmıştı. 

Bu cephelerin ilki olan "Nativity Facade1894-1930 yılları arasında inşa edilirken Gaudi de yapım aşamasına dahil olabilme şansına sahipti. Bu cephe İsa’nın doğumuna adanmış ve heykelsi bir yapıya sahip. Dekoratif yoğunluğun arasında farklı İsa heykelleri oldukça dikkat çekici bir konumda.

Nativitiy Facade

Nativitiy Facade ile kıyaslandığı zaman daha sade olan "Passion Facade" İsa’nın tutkulu yönüne ve çarmıha gerilişinde çektiği acıya bir atıftır. 1954 yılında inşasına başlanan cephe 1976-1987 yılları arasında heykeltraşlardan oluşan bi ekibin kuleleri tamamlamasıyla son haline kavuştu. Bu cephenin en ilgi çekici parçası ise hemen girişte yer alan ‘Çarmıha gerilmiş İsa’ heykelidir.  

Sagrada Familia’nın en etkili ve en büyük cephesi olan "Glory Facade" İsa’nın kutsal görkemini ve Tanrı’ya yükseliş hikayesini sembolize eder. 2002 yılında inşasına başlanan cephe henüz bitmemiş olsa da Gaudi’nin sanatsal üslubundan ve vizyonundan uzaklaşıldığı ile ilgili eleştirilerin hedefi oldu. 

Kilise’yi ziyaret etmeye karar verdiğiniz zaman eğer Nativitiy Facade cephesini gezecekseniz Barselona’nın şehir merkezini ayaklarınızın altına seren bir şehir manzarası ve bir salyangoza benzeyen sarmal merdivenleri görebilirsiniz. Passion Facade ise Barselona’nın doğusunu ve eşsiz denizini seyretmek için benzersiz bir konuma sahip.

Kulelerin yüksekliğine rağmen mimarlar bunun için de bir çözüm bulmuş. Kilisede bulunan yüksek kulelere dahi çıkabileceğiniz asansörlerin eklenmesi ziyaretçilere büyük kolaylık sağlıyor.

Glory Facade

Gaudi’nin 18 Kulesi

Kule’yi şehrin her yerinden görünür kılan o ihtişamlı kuleler de elbette ki cephelerde olduğu gibi birer hikayeye sahip. Kulelerin 12 tanesi 12 havariyi, 4 tanesi incili ve Hıristiyanlığı yaymaya çalışan evangelistleri, 1 tanesi Meryem Ana’yı temsil ediyor.

Ve tabi ki bu kulelerin en büyüğü, 170 metreye ulaşan yüksekliği ile İsa’yı sembolize eden kule. Gaudi’ye özgü yuvarlak hatlar bu kulelerde de kendini gösteriyor. Aslında yapıyı oluşturan hiçbir duvar dik, hiçbir kolon ise düz değil. 

Sagrada Familia’ya Giderken

İnşası hala devam ediyor olsa da Barselona’nın kent simgelerinden biri olan Sagrada Familia’yı gidip görmek mümkün. Her yıl milyonlarca turisti ağırlayan kilise için elde ettiği gelir çok önemli.

Çünkü inşa için gereken fon turistik faaliyetler aracılığıyla elde edilebiliyor. Özellikle yaz aylarında bilet almak isteyen turistlerin oluşturduğu uzun kuyruklarda vakit kaybetmek istemeyenler online olarak biletlerini önceden alabiliyor.

Hayatını bu kiliseye adayan Gaudi kilisenin tamamlandığını asla göremeyecek olsa da emeklerini ve anısını onurlandırmak için onun 100. ölüm yıldönümü olan 2026 yılında kilisenin tamamlanması planlanıyor.


BENZER YAZILAR

6 Farklı Ülke, 6 İhtişamlı Kütüphane

Kütüphane denince aklımıza gelen soğuk ve sessiz görüntünün dışında kalan, her köşesinde ayrı bir şaheserin bulunduğu bu göz alıcı kütüphaneleri ziyaret ederek edebiyat ve sanatın eşsiz buluşmasının tadını çıkarabilirsiniz.

Ara Güler'in Afrodisias Antik Kentini Bulma Hikayesi

Burası tarihi M.Ö 5. yüzyıla dayanan bir Roma şehri. Şehrin tarihi kadar, usta fotoğrafçı Ara Güler tarafından bulunması da ilginç.


Paylaş