Veganlık felsefesini, hakkında yanlış bilinenleri ve günümüz dünyasına vegan bakış açısını inceledik.

İçinde bulunduğumuz dönemde insanların; etik, sağlık ve iklim krizi sebeplerinden dolayı hızlı bir şekilde vegan bir hayat anlayışını benimsemeye başladığını görüyoruz. Yine de her geçen gün daha fazla duymaya başladığımız veganlık, birçoğumuz için hala çok yeni bir kavram. Dolayısıyla veganlığa karşı birçok önyargıya sahibiz.

Veganlık Nedir?

Veganlık; insan harici hayvanların da mutluluk, hüzün, korku gibi duygulara sahip olan, acı hissedebilen duyarlı canlılar olduğu gerçeğinden hareketle, hayatın herhangi bir yerinde hayvanlardan elde edilmiş herhangi bir ürünü kullanmayı reddeden ahlaki bir tutumdur. Vegan felsefesine göre yaşam kutsaldır ve nefes alan bir canlı, insanın sömürebileceği, kullanabileceği ya da öldürebileceği bir ürün değildir.

Veganlık İle İlgili Yanlış Bilinenler

Veganlık kavramının karşılaştığı en büyük zorluk belki de kulaktan dolma yanlış bilgilerdir. Önyargıları besleyen ve bilgi kirliliğine neden olan bu bilgilerin bir kısmını açıkladık.

Veganlık Bir Diyettir

Veganlık, tüm canlılara karşı şiddeti tamamen reddeden bir görüştür. Dolayısıyla bitkisel bir beslenmeyi benimser. Ancak bitkisel bir beslenme ile veganlık aynı şey değildir, bitkisel beslenen bir insan vegan olmayabilir. Veganlık duyarlı canlılar üstünde herhangi bir sahiplenme anlayışını reddettiğinden, hayvanlardan elde edilmiş; kürk, deri ve benzeri ürünleri giymez, hayvanlar üzerinde test edilmiş ürünleri de satın almaz, kullanmaz.

Vegan Beslenmek Sağlıklı Değildir

Vegan beslenme denilince öncelikle sağlıklı olup olmadığından şüphe ederiz. Bu konudaki şüpheleri ve önyargıları yıkarak; Birleşik Devletler Ulusal Tıp Kütüphanesi, Pittsburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi, Birleşik Krallık Ulusal Sağlık Hizmetleri Kurumu gibi pek çok önde gelen sağlık kuruluşu, uygun bir şekilde planlanmış dengeli bir bitkisel beslenmenin hayatın her evresinde ve herkes için sağlıklı olduğunu söylemektedir. Ayrıca hayvansal gıdaların uzun vadede kalp-damar hastalıkları, tansiyon, diyabet ve obezite gibi hastalıklara neden olduğunu düşünürsek, sanılanın aksine bitkisel beslenmenin daha sağlıklı olduğunu söyleyebiliriz. Ayrıca tek başına kalp-damar hastalıklarının dünya çapında ölüm nedenlerinde ilk sırada geldiğini ve her yıl 17.9 milyon insanın kalp-damar hastalıklarına bağlı olarak hayatını kaybettiğini düşünürsek, dengeli ve bitkisel bir diyet alışkanlığının daha sağlıklı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Vegan Beslenmek Kısıtlayıcıdır

Sanılanın aksine pek çok vegan, bitkisel beslenmeyi benimsedikten sonra seçeneklerinin genişlediğini, diyetine pek çok farklı ürün eklediğini belirtir. Bitkisel bir beslenme ile hayatınızdan çıkardığınız ürün sayısı bir elin parmağını geçmez, ki zaten günümüzde pek çok hayvansal ürünün vegan alternatifini bulmak mümkün. Bu nedenle kısıtlayıcılık yeni tatlara ve fikirlere ne kadar açık olduğunuz ile ilgilidir.

Vegan Beslenmek Maliyetlidir

Sanılanın aksine yiyecek için ayırdığınız bütçeyi değiştirmeden hatta belki maliyeti azaltarak vegan beslenmek mümkün. Vegan beslenmenin temelinde zaten her gün tükettiğimiz baklagiller, yeşillikler, mantarlar, meyve ve sebzeler bulunuyor. Bu nedenle daha pahalı olan et ve süt ürünlerini tüketmeyi bırakmanız sanılanın aksine tasarruflu bile olabilir. Vegan beslenme biçiminin pahalı sanılmasının başlıca nedeni vegan bitkisel sütlerdir ve bunlar olmazsa olmaz ürünler değildir, hazır bitkisel sütleri tüketmeden de sağlıklı beslenebilir ve bir alternatif olarak bitkisel sütlerinizi evde kendiniz hazırlayabilirsiniz. Bitkisel sütleri evde hazırlamak hem çok kolaydır hem de çok daha az masraflıdır.

Bitkiler de Canlı Değil mi?

Evet bitkiler de canlıdır ancak hayvanlar gibi duyarlı canlılar değillerdir, çünkü sinir sistemleri yoktur ve acıyı hissetmezler. Hayvanlar hissedebilen, korkabilen acıyı hisseden canlılar olduğu için konu hayvanlara geldiğinde etik hakkında düşünmek gerekir. Zorunda olmadığımız halde bir canlıya zarar vermek doğru mudur? Sağlıklı bir yaşam için hayvanlara ihtiyaç duymuyorsak hayvanların insanlar için sömürülüp öldürülmesine de herhangi bir geçerli bahane bulamayız.

 

Hayvancılık Endüstrisi ve İklim Krizi

İklim Krizi

İklim krizi günümüz dünyasında yüz yüze olduğumuz belki de en büyük sınavımız. İklim krizi ile başa çıkmak için tek başımıza yapabileceğimiz en etkili şey karbon ayak izimizi olabildiğince düşürmektir. Oxford Üniversitesinde yapılan araştırmalar, gösteriyor ki bitkisel temelli bir beslenme ile karbon ayak izinizi %73 oranına kadar düşürmeniz mümkün. Hayvancılık endüstrisi sera etkisine sebep olan gazların üretilmesinde fosil yakıtları bile geride bırakıyor.  Araştırmacı Joseph Poore bu konuda şöyle demiş: "Vegan bir diyet dünyaya olan etkimizi en aza indirmek için yapabileceğiniz en iyi şeydir, sadece sera gazları değil, aynı zamanda küresel asidifikasyon, ötröfikasyon, makul su ve toprak kullanımı için de." 

Hayvancılık Endüstrisi

Her yıl yaklaşık 80 milyar hayvan insan tüketimi için katlediliyor. 8 Milyara varan insan nüfusunu düşündüğümüzde bu sayı dudak uçuklatıyor ve bunun bir döngü olduğunu biliyoruz, hayvanlar sürekli olarak katledilmek için üremeye zorlanıyor. Sadece bu da değil, hayvanların içinde yaşamaya zorlandığı koşullar herhangi bir korku filminden çok daha korkunç.

Hayvancılık endüstrisi üretimi arttırmak için hayvanları sömürüyor, onları fazla kalabalık ve doğal olmayan hücrelere hapsediyor, hayvanları normalden daha hızlı büyütmek ve üretimi arttırmak için onları antibiyotikler ve ilaçlar ile besliyor ve doğal olmayan hastalıklara ve vücüt anomalilerine neden oluyor. Küçük alanlarda birlikte yaşayan hayvanlar içinde bulundukları ortamın neden olduğu stres yüzünden içgüdüsel olarak birbirine zarar verme eğiliminde oluyorlar, olası zararların önüne geçmek için endüstri, tavukların gagalarını törpülüyor, daha büyük hayvanların dişlerini ve boynuzlarını söküyor ve elbette ki bu süreçte herhangi bir ağrı kesici kullanılmıyor.

Benzer konuları işleyen Okja filminin incelemesine dair hazırladığımız yazıya buradan ulaşabilirsiniz.

İnekler ise süt üretimini sürdürmek adına sürekli olarak yapay döllenme adına tecavüze uğruyor; dişi yavrular yine süt üretimi için büyütülüyor, erkek yavrular ise hareket edemeyecekleri küçük kafeslere kapatılarak daha sonra kesime gönderiliyor. Süt vermeyi kesen ineğin ise sonu yine mezbaha oluyor, ki bu da yaklaşık 4-5 yıla tekabül ediyor. İneklerin yaklaşık 25 yıl kadar yaşayabilen canlılar olduklarını eklememiz gerek.

Sistem tamamen kar üzerinden işliyor ve kar getirmeyecek olan canlılar imha ediliyor. Örneğin yumurta üretemeyecek olan erkek civcivler ya torbalarda boğularak ya da canlı olarak öğütücülere atılarak öldürülüyor. Balıkçılık ise denizlerin kirlenmesinin bir numaralı sebebi. Uzmanlar aşırı avlanma ve iklim krizine bağlı olarak 2050 yılında balıksız denizlerle karşılaşabileceğimizi söylüyor.

Veganlık, bu kadar acıya ve işkenceye gerek olmadığını, başka bir dünyanın mümkün olduğunu söylüyor. Gezegenimizin ve içinde yaşayan canlıların iyiliği için bir çözüm yolu sunuyor.

Kaynakça:

1: medlineplus.gov/vegetariandiet.html

2: www.upmc.com/health-library/article?hwid=abq2485

3: www.nhs.uk/live-well/eat-well/the-vegan-diet/

4: www.ahajournals.org/doi/10.1161/JAHA.119.012865

5: www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5466938/

6: www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6153574/

7: www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC2697260/

8: www.who.int/health-topics/cardiovascular-diseases#tab=tab_1

9: science.sciencemag.org/content/360/6392/987

10: www.futureoffood.ox.ac.uk/article/you-want-to-reduce-the-carbon-footprint-of-your-food-focus-on-what-you-eat-not-whether-your

11: www.peta.org/features/climate-change-animal-agriculture-explained/#:~:text=The%20U.S.%20Environmental%20Protection%20Agency,methane%20emissions%20in%20the%20U.S.&text=Producing%201%20calorie%20from%20animal,1%20calorie%20from%20plant%20protein.

12: www.independent.co.uk/life-style/health-and-families/veganism-environmental-impact-planet-reduced-plant-based-diet-humans-study-a8378631.html#comments-area

13: en.wikipedia.org/wiki/Animal_slaughter#cite_note-2

14: www.ciwf.org.uk/factory-farming/animal-cruelty/


BENZER YAZILAR

Atatürk Kültür Merkezi Açılıyor

Taksim'deki Atatürk Kültür Merkezi 29 Ekim'de açıldı.

Robot Arılar

Amerikalı bilim insanlarının geliştirdiği robot arılar, tıpkı gerçek arılar gibi doğal döngüye katkı sağlıyor ve bu minik robotların gelecekte birçok farklı alanda kullanılması planlanıyor.


Paylaş