Konfüçyüs düşünce tarzını sansürlemek için Çin Hükümdarı Qin Shi Huang’ın, korkusundan tüm kitapları aleve verdiği M.Ö. 213-216 tarihli olay.

Qin Shi Huang Kimdir?

Çin tarihinin ilk imparatorudur. Doğum adı Ying Zheng’tir. M.Ö. 259‘da doğmuştur. Babası Kral Zhuangxiang’tır. Babası öldükten sonra 13 yaşında tahtın başına geçmiştir. Antik dönemdeki Çin’i oluşturan feodal beyliklerden olan Qin’in lideri olmuştur. Fiziksel özellikleri kocaman burnu, iri gözleri, kalın sesi ve savaş kıyafetleriyle genç yaşında kral olarak tahtın başına geçmiştir. Bunu bilen düşmanları onu hafife alarak büyük bir hataya düşmüştür. Uygun yaşa gelene kadar Başbakan Lu Buwei, kralın naipliğini yapmıştır. 21 yaşına geldiğinde tüm gücü eline alarak Çin’in diğer büyük altı devletini Chu, Zhao, Qi, Yan, Wei, Han’ı yenerek birleştiren ilk kişi olmuştur. Derebeyliklerine karşı açtığı savaş ve uyguladığı yeni stratejilerle hepsine boyun eğdirmiştir. Bu birleşimden sonra “İlk İmparator” anlamına gelen Shi Huang adıyla anılmıştır.“Tüm dünyayı ilk kez ben birleştirdim” yazısının bulunduğu bir anıtı Tayşan’da diktirmiştir.

Qin Shi Huang’ ın Liderliği

Liderliği, bencildi ve hiçbir zaman iyiliksever taraflı olmadı. Zengin ve güçlü bir hükümdardı. Birleştirdiği devletler sonrasında barış süreci kansız değildi. Rakiplerini ortadan kaldırmak için cinayete ve rüşvete başvurdu.

Devlet yönetiminde Jun Xian (il/ilçe) sistemini uyguladı. Ülkeyi 36 ile bölerek illerin altında ilçeler oluşturdu. Oluşturduğu bu bölgelere kendine bağlı yöneticiler atadı. Hanedanını üç ilkeye dayandırmanın uygun olacağını düşündü ve bu kehanete uydu: 6 sayısı, siyah renk ve su.

Gizemli olmasıyla bilinen Huang, kimsenin kendisini görmesine izin vermezdi. Saraylarından hangisinde olduğunu bilmek de mümkün değildi. Düşmanlarını yalnızca alt etmek değil ellerindeki olanaklardan da yoksun bırakmak istiyordu. Ölümsüzlük iksirini bulmaya gittiği Zhifu Adası gibi uzaklara veya daha sonra öldürttüğü bakireleri baştan çıkaracağı yerlere gidiyordu. Despotluk tutkusuyla düzen ilkesine tapıyordu. Sadık yardımcısı Li Sı’nın önerisiyle hukuk ve tek tip düzen uygulamaya koydu. Tek para sistemini uyguladı. Ticari birliği sağlamak için uzunluk ve ağırlık ölçülerine standart getirdi. Dövüş sanatlarını yasakladı ve silahlara el koydu. Orduyu merkezileştirdi, ekonomik etkinlikleri tarımın yararına olacak şekilde kontrol altına aldı.Askeri alanda bilinen en büyük faaliyeti Çin Seddi’ni yaptırmasıydı. İmparatorluğun kuzeyindeki azınlıkların saldırılarına karşı önlem almak için yaptırdığı savunma duvarı böylece dünyanın yedi harikasından biri oldu. 

Kitapların Yakılması Olayı

Diktatör bir lider olan Huang, kendi otoritesine tehdit oluşturabilecek bütün düşünceleri ortadan kaldırmak istemiştir. Mevcut gücüne zarar verebilecek bütün kitapları yaktırmıştır. Kitapları yaktırmakla kalmayıp kendisiyle farklı görüşte yer alan bilginleri de diri diri gömmüştür. Bu olay tarihte “Kitapları yakma ve bilginleri canlı olarak gömme” diye yer almaktadır. 

Kitapların Yakılmasının Nedeni Nedir?

Huang’ın yardımcı Li Sı, getirilen yeni yasalar ve düzenlemelere karşı eleştirilerle karşılaşınca imparatorluğu eleştirdiği düşünülen tüm kitapların yok edilmesini önermiştir. Fikir özgürlüğünü sınırlamayı imparatora teklif ederek bütün düşünceleri ve politik görüşleri kontrol altına almak istemiştir. Gerekçesi entellektüellerin devletin aleyhine iftiraları ve insanları böldükleri suçlamasıydı. İmparatora yazdığı raporda “Hizmetkarınız, Qin Hanedanı’na ait olan kitaplar dışında tüm kitapların yakılmasını talep eder.” diyerek belirtmiştir. Yardımcı Li Sı, tarihin ve felsefenin potansiyel olarak tehlikeli olduğuna inanıyordu. Huang tarım, tıp ve kehanetle ilgili olanlar dışında tüm kitapların yakılması emrini vermiştir. Kitapların yakılmasını istemeyenler ise var olan kitapları İskenderiye’ de toplamaya çalışmıştır. Huang, simya, meditasyon ve şamanlıkla ilgili eserleri kendine saklamıştır. Kemiklere ve kaplumbağa kabuklarına yazılmış eserleri koruma altına almıştır.

Görevliler ev ev dolaşarak aldığı kitapları yakarken, kitaplarını vermeye direnen 400’den fazla okumuş aydın canlı olarak gömülmüştür. Yasağın olduğu ilk yıl 420 sonraki yıl 700 bilginin gömüldüğü tarihi bilgiler arasında yer almaktadır.

Toplatılan Ve Yakılan Eserlerin Türleri Nelerdir?

Zararlı düşünceler yarattığına inandığı Konfüçyüsçü düşünce tarzını ortadan kaldırmak için Konfüçyüs’ün eserlerini yakmıştır. İsmini Konfüçyüs’den alan düşünce tarzı, din üzerine temellendirilmiş ahlak sistemidir. Bu öğretide hoşgörü, ahlak ve erdem en temel unsurlardır. Bu yüzden hükümdarın, halkının hizmetçisi olması gerektiğine inanılmaktaydı. Despot lider olan Huang, bu öğretinin yerine Legalizm düşüncesini ortaya koyarak imparatorun buyrukları daima saygı ve itaatle karşılanmalıydı.

Özetle

Bir devrin korkusu olmuş kitapların, ne kadar büyük bir etki yaratabileceği bu tarihi olayla gözler önüne serilmiş. Sadece kağıt parçasının üstünde yazan birkaç kelime ve satırlar toplumu etkileyip bir imparatoru bile yerinden edebilir. Bunu bilen ve bunun farkında olan Çin Hükümdarı çareyi kitap yakmakta bulmuş lakin ölümünün ardından kraliyet kütüphanesinde bulunan Konfüçyüs metinlerinin kopyası, kitapların ve düşüncelerin asla yok edilemeyeceğinin kanıtı niteliğinde olmuştur. 

Kaynaklar

https://ytumbk.com/2019/07/07/qin-shi-huang/

https://edebivizor.com/blog/qin-shi-huang-cin-si-huang-cinin-ilk-imparatoru/

https://listelist.com/tarihin-ilk-buyuk-kitap-yakma-vakasi/


BENZER YAZILAR

Genç Werther’in Acıları

Bir döneme damga vuran, intihar vakalarını artıran ve okuyanların çoğunluğunu genç erkeklerin oluşturduğu roman.

Umutsuzluğun Romanı: Mai ve Siyah

Servet-i Fünun dönemindeki sosyal hayata ayna olan Mai ve Siyah romanının incelemesi.


Paylaş