Ülkemizin “Barış Ağabey”i olarak tanınan sanatçımız, TV programı yapımcımız ve sunucumuzun hayatı.

1960’lı yıllarda kurulan Beatles, Rolling Stones, Led Zeppelin, Pink Floyd gibi efsanevi müzik grupları, şarkılarıyla dünyayı etkisi altına alırken rock müziğinin de en büyük temsileri oldular. Türkiye’de ise bu akımı, çeşitli gruplarımız ve müzisyenlerimiz, ülkemizin halk müziği türkü ile harmanlayarak Anadolu rock müziğini meydana getirdiler.

Bu alanın en önemli müzisyenlerden biri olan Barış Manço, sanatçılığıyla, otantik kıyafet ve aksesuarlarıyla yarattığı imajı ile hafızalarımıza kazınmış ve ülkemizin değerli sanatçılarından biri olmuştur. 2 Ocak 1943 tarihinde İstanbul’da doğan sanatçımız klasik Türk sanat müziği hocası, sanatçısı ve yazar olan annesi Rikkat Uyanık ile Hakkı Manço’nun oğludur.

Barış Manço'nun Sanat Yaşamı

Müzik ile ilgilenmeye başladığı lise yıllarında, ilk grubu Kafadarlar ile rock’n roll şarkılarını yorumladı. Daha sonra yine Galatasaray Lisesi’ndeki arkadaşları ile Harmoniler adlı grubu kuran Barış Manço, ilk 45'likleri 1962 yılında Grafson Plak şirketinde yayınlandı. Lise yılları boyunca grupla 3 adet 45’lik yapan Barış Manço, öğrenimine Belçika Kraliyet Akademisi'nde devam etmek istediği için grup dağıldı.

1960’lı yıllarda Barış Manço

1963 yılında Akademi’de resim, grafik ve iç mimarlık eğitimi görmeye başladı ve bu sırada garsonluk, otomobil bakıcılığı işlerinde çalıştı. Bu zamanlarda Belçikalı şair André Soulac ile tanışan Manço, şair sayesinde Fransızcasını ilerletti ve yaptığı besteleri ona göstererek değerlendirme imkânı buldu. Aynı zamanda şair, Manço’nun bestelerine de söz yazdı.

1964 yılında müzik kariyerine devam etmek isteyen Barış Manço, Rigolo plak şirketiyle anlaşarak "Jacques Danjean Orkestrası" ile çalışmaya başladı. Aynı yılın eylül ayında dört şarkılık Fransızca iki EP çıkardı. Plakları başarılı olunca Fransız radyosundaki "Salut les copins" adlı pop müzik programına konuk oldu.

Les Mistigris Grubu ve Barış Manço

Golden Rogers, The Folk 4 gruplarıyla konserler veren Manço, 1966 yılında Les Mistigris adlı Belçikalı grupla tanışarak onlarla çalmaya başladı. Avrupa’nın farklı yerlerinde konserler vermeye devam ederken, 1967 yılında Hollanda'da geçirdiği bir kaza yüzünden dudağında bir yarık oldu ve bıyık bırakmaya başladı.

Bu müzik grubuyla Türkiye’ye geldi. 1967’nin sonlarına doğru grupla bir EP yayınladı. Barış Manço’nun ilk Türkçe bestesi “Bizim Gibi” de bu kaydın içindedir. Türkiye'de ilk saykodelik rock şarkıları çalan bu grup, Manço’nun vize problemleri gibi sorunlarından ötürü dağıldı.

Kaygısızlar Grubu ve Barış Manço

1968 yılının başında Kaygısızlar grubu ile müzik kariyerine devam etti. Grup, Manço’nun Les Mistigris grubuyla çıkardığı EP’sindeki İngilizce olan parçalarına dokunmadan Türkçe eserlerini yorumlarak Sayan Plak’tan ilk plaklarını çıkarmış oldu. Bu plakta "Bizim Gibi" şarkısı "Kol Düğmeleri" olarak yeniden kaydedildi. Ve böylelikle grup, geniş bir hayran kitlesi oluşturdu.

Çeşitli plaklara imza atan grup, 1969 yılında “Ağlama Değmez Hayat” 45’liği ile 50.000'in üstünde satış yaptı. Ve böylelikle Barış Manço'ya ilk altın plağını kazandırdı.

1970’li yıllarda Barış Manço

Kendine has müzik tarzını “Dağlar Dağlar” şarkısı ile gösterdi. Bu parça 700.000’den fazla sattı ve ona kariyerindeki tek Platin Plak Ödülü’nü kazandırdı.

Barış Manço-Dağlar Dağlar

 

Moğollar Grubu ve Barış Manço

Türk müziği piyasasında “Dağlar Dağlar” şarkısı ile büyük ses getiren Manço, Moğollar müzik grubu ile güçlerini birleştirerek Mançomongol grubu oluşturdular. Birlikte çıkardıkları parçalardan “İşte Hendek İşte Deve” büyük bir beğeni topladı. 1971 yılında bazı anlaşmazlıklardan ötürü grup dağıldı.

Kurtalan Ekspres ve Barış Manço

1972’de Kurtalan Ekspres’i kuran Barış Manço, "Ölüm Allah'ın Emri" ve "Gamzedeyim Deva Bulmam" şarkılarını kaydettikten sonra askere gitti. Konser ortamından uzakta kalsa da Kurtalan Ekspres ile "Küheylan" ve "Lambaya Püf De" adlı şarkıları kaydetti.

Askerden döndükten sonra şarkılar kaydedip, konserler veren grup, Manço’nun müzik kariyerinde bir ilk olan “2023” uzunçaları piyasaya sürdüler. Daha önceki şarkılarından farklı olarak ilerici rock tarza sahip beş parçadan oluşan on üç dakikalık “Baykoca Destanı” ve Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılına yazılmış senfonik bir eser olan 10 dakikalık “Kayaların Oğlu" şarkıları bu albümde yer aldı.

Bu yıllarda Barış Manço, kariyerindeki tek sinema filmi “Baba Bizi Eversene” de oynadı.

1975'te tanıştığı Lale Çağlar ile 18 Temmuz 1978 tarihinde evlendi.

Kurtalan Ekspres'te Değişim Rüzgarları

1975 yılında grubun üyeleri değişerek gitarist Ahmet Güvenç ve klavyeci Kılıç Danışman grupta yer aldı.  "Barış Manço'nun Yeni Plağı", “Nick the Chopper”, “Sakla Zamanı Gelir Zamanı” albümlerini çıkardılar, konserler verdiler. Belli bir süre sonra sağlık problemleri yaşamaya başlayan Manço, müziğe ara verdi.

Türkiye’nin en iyi ileri rock albümlerinden biri: Yeni Bir Gün

1978’de Barış Manço sağlığına kavuştu. Gruptan Ohannes Kemer ayrıldıktan sonra gitarist olarak gruba Bahadır Akkuzu girdi. Aynı yılın sonlarına doğru grup, “Sarı Çizmeli Mehmet Ağa”, “Aynalı Kemer” gibi parçaların içinde olduğu “Yeni Bir Gün” uzunçaları piyasaya sürdü. Bu albümle ileri rock’ın Türkiye'deki en iyi örneklerinden birini verdi. Bu albümle Barış Manço Altın Kelebek Ödülleri’nde yılın erkek sanatçısı unvanını; yılın bestecisi, yılın albümü ve yılın düzenlemesi ödüllerini alırken, Kurtalan Ekspres’te yılın grubu ödülünü aldı.

Barış Manço-Sarı Çizmeli Mehmet Ağa

 

Barış Manço-Sarı Çizmeli Mehmet Ağa 

Anadolu turnesine çıktı ve oradan gelen tüm geliri sağır ve dilsiz çocukların eğitimi ve tedavisi için bağışladı. Aynı yıl Avrupa’nın çeşitli yerlerinde konserler verdi. Belçika’daki konserden dönerken 1979 yılında Edirne’de aracının lastiğinin patlaması sonucu arabayla çarpıştı. Kazada bel kemiğinin çatlaması sonucu uzun bir süre sahnelerden uzak kaldı.

1980’li yıllarda Barış Manço

1980 yılında Nazan Şoray’ın beste siparişi üzerine Manço, Kurtalan Ekspres ile 45'lik çıkardı. Plaktaki "Hal Hal" şarkısı, yılın şarkısı ödülünü kazandı ve Nazan Şoray’a da altın plak kazandırdı.

Aynı yıl Altın Orfe Müzik Festivali'ne katıldı. Festivalde “Nick The Chopper” ve “Ben Bir Şarkıyım” şarkılarıyla Bulgar şarkılarını en iyi yorumlayan şarkıcı dalında birinci seçildi.

1981 yılının sonunda "Arkadaşım Eşek", "Dönence", “Gülpembe” gibi şarkıların yer aldığı “Sözüm Meclisten Dışarı” albümünü yayınlayarak herkesin beğenisini kazandı ve bu albüm ile 80'li yıllar boyunca devam edecek olan popülerliğinin doruk noktasına ulaştı.

Barış ve Lale Manço çiftinin çocukları, 1981’de Doğukan Manço ve 1984’te Batıkan Manço dünyaya geldi.

Barış Manço- Gülpembe

 

Barış Manço Müziğinin Stil Değişimi: “24 Ayar” Albümü

Gitarist Bahadır Akkuzu’nun askerde olmasından ötürü Jean Jacques Falaise, Barış Manço’nun “24 Ayar” albümüne eşlik etti. Albümde bulunan "Dört Kapı", "Bugün Bayram", "Söyle Zalim Sultan" ve "Gibi Gibi" şarkılarla, dönemin dünyasında elekronik pop, teknopop ve yeni akım etkileşimleriyle dikkat çekse de Türkiye'de o yıllar taverna ve arabesk müziği rağbet gördüğü için bu albümün önemi pek fark edilmedi.

“24 Ayar” albümü ile başlayan müziğinin stil değişimi, 1986 yılı sonunda Garo Mafyan’ın düzenlemelerini yaptığı “Değmesin Yağlı Boya” adlı albümünde de kendisini gösterdi. Albümde yer alan "Süper Babaanne" ve "Unutamadım" şarkıları büyük ilgi gördü.

Kurtalan Ekspres Müzik Grubu’nda Değişim Rüzgarları

Caner Bora, Celal Güven ve Ahmet Güvenç Kurtalan Ekspres'ten ayrıldı. Hüseyin Cebeci, klavyede Ufuk Yıldırım ve vokalistler Özlem Yüksek ve Yeşim Vatan gruba dahil oldu.

Kurtalan Ekspres'ten Bahadır Akkuzu'nun gözetmenliğini yaptığı bu yeni grup ve besteci ve aranjör Garo Mafyan ile 1988-1989 yıllarında “Sahibinden İhtiyaçtan” ve “Darısı Başınıza” albümlerini çıkardı. Albümlerde yer alan "Domates Biber Patlıcan", "Kara Sevda", "Can Bedenden Çıkmayınca” ve "Nane Limon Kabuğu" şarkılarıyla dönemin hit parçaları oldu ve Barış Manço’ya 1989’da yılın en başarılı pop müzik sanatçısı ünvanını kazandırdı.

Barış Manço-Domates Biber Patlıcan

 

1990’lı yıllarda Barış Manço

1990 yılında Ertuğrul Fırkateyni'nin Japonya'ya gelişinin 100. yılı nedeniyle düzenlenen "Türk-Japon dostluğu" etkinlikleri kapsamında Japonya'ya gitti ve Japon Veliaht Prensi’nin de izlediği Japonya'daki ilk konserini verdi. 1991'de hem Devlet Sanatçısı ünvanını alan hem de Japonya'ya tekrar gidip konser veren Manço, 1995 yılında Japonya'da çok başarılı bir turneye çıktı. 1996'da “Live in Japan” konser albümü yayınlandı.

1995'te son stüdyo albümü "Müsaadenizle Çocuklar" yayınladı.

Barış Manço’nun Televizyon Kariyeri

1988 yılında çocuk ve aileye yönelik eğitici ve eğlendirici bir dünya belgeseli olan "Barış Manço ile 7'den 77'ye", TRT ekranından yayına girdi. Bu programda ekibiyle beraber 150'den fazla ülkeye gitti, oraları seyircilere tanıttı.

Aynı yıl TRT’de "Adam Olacak Çocuk" ile de çocuklara öğütler vermeyi, onlara yeteneklerini sergileme fırsatı verip dönemin en başarılı televizyon yüzü oldu. 1990 yılında bu yayınla geniş bir hayran kitlesi yakalayarak Hürriyet gazetesi tarafından verilen Altın Kelebek Ödülü'nü en iyi çocuk programı dalında beş kez kazandı.

Meslek hayatında başarılı olmuş ünlü konuklarla sohbet ettiği “Adam olmuş çocuk”, 70 yaş üzeri yaşlıların konuk edildiği "İkinci Kahvaltı”, özellikle gezilen yörenin kılık kıyafet ve şarkıları gibi kültürel yönleri izleyiciye aktarılan "Dönence Dünya Turu " ve Türkiye'nin tarihi ve turistik bölgelerinin tanıtıldığı "Dere Tepe Türkiye" gibi başarılı yayınlara da imza attı.

1990’lı yılların sonuna gelindiğinde ise plak şirketi “Mançoloji” adlı bir toplama albüm yayınlandı.

Barış Manço’nun Vefatı

Şarkılarında halk kültüründen, sanatından, edebiyatından bolca faydalanması nedeniyle bazı akademisyenlerce âşıklık geleneğinin devamı olarak görüldü. Usta sanatçı, 31 Ocak 1999 tarihinde İstanbul'un Moda semtindeki evinde kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti.

Kaynaklar

https://tr.wikipedia.org/wiki/Anadolu_rock

https://tr.wikipedia.org/wiki/Bar%C4%B1%C5%9F_Man%C3%A7o

https://tr.wikipedia.org/wiki/7%27den_77%27ye


BENZER YAZILAR

Küçük Prens "Ben Okurum" Podcast Serisinin Sezon Finalinde

Deniz Yüce Başarır’ın hazırladığı podcast serisi “Ben Okurum”, üçüncü sezonunun son bölümünü Antoine de Saint Exupery’nin kült eseri Küçük Prens’e ayırıyor.

Kastrato: Kadın Seslerinin Yerini Alan Ses

Kastrato Nedir? Neden Ortaya Çıkmıştır?


Paylaş